Hukuk Bilincinden Yoksun Yargılar: İnsaniyetten Uzak Çözüm İllüzyonu

Hukuk Bilincinden Yoksun Yargılar: İnsaniyetten Uzak Çözüm İllüzyonu

Yüzleşilmeyen Gerçekler ve Hukuk Bilincinden Uzak Sesler

Hayatında adli süreçlerin ciddiyetini hiç deneyimlememiş veya infaz sisteminin ağır gerçekliğiyle yüzleşmemiş kişilerin, bu konularda yorum yaparken düştüğü temel bir tuzak vardır: Yüzeysellik.

Bu tür bir tecrübe yoksunluğundan doğan bazı öneriler, maalesef, modern hukukun ve temel insani değerlerin çok uzağında bir noktaya savrulabilmektedir. Suçla mücadele adına dile getirilen; suçluların öldürülmesi, süresiz olarak süründürülmesi ya da işkence uygulanması gibi yaklaşımlar, ne hukukun temelini oluşturan “suçun şahsiliği” ilkesiyle ne de evrensel insan hakları anlayışıyla bağdaşır.

Bu acımasız ve ilkel yaklaşımlar, çoğunlukla hukuk biliminden tamamen yoksun bir zeminde yükselir. Hukuk; bir anlık öfke veya intikam dürtüsüyle değil, adaleti sağlamak, toplumu korumak ve bireyin onurunu güvence altına almak gibi karmaşık ve dengeli amaçlarla inşa edilmiştir.

Özetle: Hukukun karmaşık yapısını ve insancıl felsefesini anlamadan, bir anlık gazla veya popülist söylemlerle ortaya atılan bu anti-hukuki öneriler, konunun ciddiyetini baltalar ve toplumsal vicdanı rahatlatmaktan çok, daha büyük bir kutuplaşma ve şiddet döngüsü tehlikesi oluşturur.

Gerçek bir adalet tartışması, deneyimin bilgeliği ve hukukun bilgisi ile yapılabilir. Aksi takdirde dile getirilen her söz, sadece boş bir gürültü olarak kalmaya mahkumdur.

Leave a Comment